Grande Mosquée de Dakar-Dakar Ulu Cami/Zeynep K. Atay

Bayram günleri yeni başlangıçlar için en uygun günlerdir. Tövbe etmiş, ders çıkarmış, iyilikler yapmış umutla dolu insanların omuz omuza olduğu günlerdir.

Bu güzel bayram gününde bir başlangıç daha yapıp Afrika’ya Senagal’e gitmeye ve Dakar Ulu camiyi tanımaya ne dersiniz?

Zeynep K. Atay bizi Dakar Ulu cami avlusuna davet ediyor.

Senegal, Afrika kıtasının batı ülkeleri arasında yer alıyor. Nüfusunun yüzde doksanı Müslüman olan bu ülkenin, herhangi bir şehrinde biraz vakit geçirdikten sonra insanların namaza verdikleri önemi görürsünüz. Şehrin sokaklarında, dükkan/tezgah önlerinde veya bir mescidin yanı başında bir testi suyla -maşrapa ya da pet şişe de diyebiliriz-abdest alan insanlara şahit olma ihtimaliniz oldukça yüksektir. İnsanların kalabalık olduğu park, sahil yolu veya çarşı pazar gibi yerlerde, yükseltisiz -dört duvardan oluşan- açık hava veya üstü kapalı küçük mescitleri görmek de Senegal için oldukça sıradan görüntülerdendir.

Grande Mosquée de Dakar, namazla böylesine hemhal olmuş bu ülkenin, minik mescit ve camilerinin yanında, tarihi önem taşıyan, büyük camileri arasında ilk sırada yer alıyor. Başkent Dakar’da olması ve ihtişamıyla dikkat çekmesi, ona bu ismi veriyor: Dakar Ulu Cami

Faslı mimarlar tarafından inşa edilmiş olan cami, 1964 yılında ibadete açılarak, cemaatini ağırlamaya başlamış. Dış ve iç süslemeleriyle, tamamen Endülüs havasını hissettiren caminin, bir minaresi bulunuyor. Dört katlı olan bu minare, teras bölümünden Dakar’ı kuş bakışı seyretme imkânı sunuyor. Aynı zamanda, içindeki odalardan bazılarında, İslami dersler gören çocuklarla karşılaşmak da mümkün. Caminin bu kısmı genellikle okul öncesi ve üzeri yaş grubundaki çocuklar için derslik olarak kullanılıyor. Miniklerin yanı sıra gençler de unutulmamış. Caminin yapılışından on yıl sonra, İslami ilimleri öğrenme ve araştırma merkezi olarak kurulan, aynı bahçe sınırları içerisine inşa edilen Institut Islamic de Dakar/Dakar İslam Enstitüsü ise şu anda gençlere hizmet için kullanılıyor. Hali hazırda, ‘İslami ve Fenni İlimler’i kapsayan bir müfredatla -Senegal Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bir şekilde- lise eğitimine devam ediliyor. Tam da bu noktada, Dakar Ulu Cami’nin Türkiye için de bir kıymetinin olduğunu belirtmek gerekir. Zira bunu söylemeden geçmek caminin hatıralarına haksızlık etmek olur.

Caminin ve enstitünün personel ve ihtiyaç giderlerinin karşılanmaması gerekçesiyle, her iki tarihi yapı da senelerce kullanıma kapatılmış. Cami yalnızca Cuma namazları için ibadete açılırmış. Bu süreçte, atıl hale gelmiş. Adeta eskimeye terk edilmiş olan enstitü binası için, yurtdışında gönüllü yardım faaliyetlerinde ve çeşitli hizmetlerde bulunan bir Türk vakfı, yeni bir başlangıç olmuş. Türkiye’den Dakar’a gelen vakıf çalışanları, çeşitli emeklerle enstitüyü ve cami bahçesini eski halini aratmayacak bir güzellikte düzene koymuşlar. Erkek öğrenciler için, lise eğitimine hazır hale getirilen enstitü binası, 2009’da resmi olarak açılmış.

Bugün hâlâ hizmete devam eden İslam Enstitüsü, öğrencilerinden hiç bir maddi talepte bulunmaksızın, bahçesinde omuz omuza dalgalanan Türk ve Senegal bayraklarıyla ziyaretçilerini karşılıyor. 2013 yılında, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal’e gerçekleştirdiği bir ziyarette enstitüyü de camiyi de gezer. Bu ziyaret esnasında, caminin yalnızca Cuma namazları için kullanıldığını öğrenen Başbakan, Senegal makamlarıyla konuşarak, gerekli desteğin sağlanmasını ve caminin beş vakit ibadete açılmasını rica eder. Böylece Türkiye’nin de desteğiyle, cami beş vakit ibadete açık hale getirilir. Zamanla bahçe sınırları içerisine kız öğrenci binası ve küçük erkek çocuklar için hafızlık kursu da eklenen Dakar Ulu Cami, mescitlerimizin aslında yalnızca ibadet yeri değil, aynı zamanda bir ilim merkezi olduğunu da en güzel haliyle bizlere hatırlatıyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: İçerikte Kopyalama Yasaktır. ©️ Bu yazının her türlü telif hakkı yazarın kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
  • No products in the cart.
Sohbeti aç
Canlı Destek