Hem Kandil Hem Şiir Geleneği: Regaibiyye/Hatice Şahin & Senem Dinç

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed( s.a.v.)’in “Allah’ım, Recep ve Şâban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” diyerek dua ettiği güzel günler geldi.

Yaşlı, çocuk, fakir, muhtaç, kedi, köpek demeden her canlıya daha fazla yardım ve iyilik edeceğimiz; ibadetlerimizi arttıracağımız bu mübarek günlerde sizlere Osmanlı Döneminde yazılan Regaibiyye beyitlerini getirdik.

Hatice Şahin yazdı, Senem Dinç de görselleri hazırladı.

Klasik Türk edebiyatının en önemli ve bereketli ürünlerini dini eserler oluşturur. Bu yönde dini, tasavvufi, ahlaki mahiyette pek çok eser verilmiştir. Bu eserlerin en önemli kaynağı Kuran ve hadislerdir.

Divan edebiyatı hem şekil hem de muhteva olarak büyük ölçüde dine dayanır. Şekil olarak Divan ve Mesnevilerin baş kısmında Tevhid, Münacat ve Na’tlara yer verilir.  Bu bir gelenek haline gelmiştir. Ayrıca muhteva olarak da peygamber efendimizin hayatının her safhası ayrı bir tür olarak işlenir.

Bunun en bilineni Mevlid’tir. Siyer, Miraciyeler, Mucizenameler, Hilyeler, Kırk hadisler gibi daha pek çok konu klasik edebiyatımızda yer bulmuştur. Regaibiyye bunlara göre daha az bilinen bir türdür.

Recep ayının ilk cuma gecesi Regaib Kandili olarak kutlanır. Regaib: “Arzu olunan şey, hediye, ihsan “ anlamına gelen ‘ragibe’ kelimesinin çoğuludur. Regaib kandilinde okunmak üzere yazılmış ve bestelenmiş mevlit türüne benzeyen manzumelere de Regaibiyye denir.

Regaibiyyelerde mesnevi nazım şekli kullanılır. Bazılarıysa kaside ve gazel şeklindedir. Bunların bir kısmı bestelenerek kandil gecelerinde tekke ve camilerde ilahi şeklinde okunur.

Regaibiyye’lerde konular genel olarak şöyledir:

Hz. Peygamberin kâinatın özü olduğu, onun yaratılmasıyla kâinattaki karışıklıkların son bulduğu, Peygamberimizin babası Abdullah’ın güneşe annesi Amine’nin aya benzetildiği anlatılır.

Regaibiyyeler klasik edebiyatımızda çok az rastlanan bir tür olduğu için şimdiye kadar ancak dört örneğine rastlanmıştır. Bunlar: Salahi Efendi,  Arif Süleyman, Üsküdarlı Safi ve Mehmet Fevzi Efendi’dir.

Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda tesbit edilen ilk örnek, Salahi Efendi’ye ait Matlau’l-fecr adlı 213 beyitlik bir mesnevidir.

 “Hikmet ile bu leali-izam

Bulmamiş bu ana dek silki nizam

Galiba te’hir ile ol gird-gar

Etmek istermiş fakiri hissedar”

Diğer önemli Regaibiyye şairi Edirne Müftüsü Fevzi Efendi’dir. 1898’de yazdığı Müellif Envarü’l-kevakib fi leyleti’r-Regaib adlı bu eser 126 beyitten meydana gelir.

Ayrıca Üsküdarlı Safi’nin Leyle-i Regaib adlı eseri Regaibiyye türünde yazılmıştır.  Recep Vahyi’nin na’t şeklindeki dörtlüğü, Kemali Efendi’nin on üç beyitlik na’tı da bu türün içinde zikredilebilir.

Bu şiirler bestelenerek camilerde okunmuş ve bunlara recep ilahileri denmiştir.

Regaibiyye örnekleri

 “Dinle ey cuyende-i sırr-ı Hüda

Mest-i aşk olup ne söyler bu geda “  

 “Ey ilahi sırları bilmek isteyen! Aşk sarhoşu olan bu fakirin söylediklerine kulak ver. “

“Hame-i ibret-i nüma virmek diler

Leyle-i cum’a Regaib’dür haber. “

 “Onun ibret habercisi olan kalemi, Regaibin gecesinin Cuma gecesine rastladığını haber veriyor.”

(Salahi (Selahattin-i uşşaki)- Matla’ul-Fecr)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: İçerikte Kopyalama Yasaktır. ©️ Bu yazının her türlü telif hakkı yazarın kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
  • No products in the cart.
Sohbeti aç
Canlı Destek