Nazima’yı göle verdiler. Kabahati büyüktü. Ailenin büyükleri, böyle yaşanmaz demişlerdi, başımız eğik. Buna bir son vermeli. İskender’e kalsa belki de affederdi Boynuna cevahir bedesteninden antika gerdanlıklar, saçının örgüleri arasına altın…
Bir Öpücük İle Değişir Mi Hayatlar?/ Rümeysa Oğuz
Çocukluğumda evimizde televizyon yoktu. Televizyon ülkemize giriş yapmıştı; fakat annem ve babam almayı tercih etmemişti. O zamanlar, bu bana büyük bir yoksunluk ve yoksulluk gibi görünür, karşı binadaki komşunun televizyonundan…
Türk Sineması Araştırmalarının Dünü Bugünü/ İhsan Kabil
Melodramların, sulu komedinin, sertleşmeye başlayan avantürün sinemanın omurgasını oluşturmaya başladığı 1950’lerde bir kimlik problemiyle karşı karşıya olduğumuz belirgin hale gelmeye başlamıştı. Perdedeki serüvenine sinema tarihinin başlangıcından on-onbeş yıl sonra başlayan…